1. "beni ben yapan yegane şey, benden olmayandır"

    ( aziz veysel, hükümet kadın, 2012)


    din, siyasi görüş, ırk, cinsiyet yüzünden yeterince parçalandığımız şu günlerde...
    biraz saygıyı, biraz hoşgörüyü hatırlatması için dursun buralarda bir yerlerde...

    ben; gönlümün baş köşesine astım, her gün kendime tekrarlıyorum...


    bu sözün içinde geçtiği replik tam olarak şöyleydi;

    ” bu dünya, senden olmayanlarla hoştur.
    onların sana verdiği ilimlerle, kıymetlerle, gönüllerle hoştur.
    sadece senin gibiler değil, senden olmayan da çok yaşasın ki, sen de yaşa.
    hele bir de onun? gözüyle gör şu fani dünyayı.
    herkes beyaz olsa, o zaman beyazı fark edemezsin ki. değil mi?
    veyahut da siyah. beyaz en güzel siyahta belli eder kendini.
    beni ben yapan yegane şey, benden olmayandır.
    o yoksa, sen de yoksun. ne anlamın kalır ne rengin belli olur, ne de tadın.”
  2. "Memento mori"

    "Öleceğini hatırla!" diyor latince.

    Nereden baktığına göre çehresi değişen.. bir çok inancı tek bir cümle ile birleştiren, içinde neyi arıyorsan onu bulacağın şahane bir söz nazarımda..

    Zira gerçekliğin hayatsa, onu dolu dolu yaşamalısın.. bir dahası yok bu yaşantının..
    Hayatın özünü em! Lakin kemiğini boğazına kaçırmamaya dikkat et! Sevgili Keatingin dediği gibi^:göz kırpan gülümseme^

    Gerçekliğin ölüm ise; başarıların, sana ait olduğunu düşündüğün şeyler yok olup çürüyecek, bedenin gibi..
    Gururlanma ve kibirlenme..
    Sahiplenme hepsinden önemlisi..

    Gerçekliğin ne peki?

    Düşün!
    özünü!
    Aslında ne olduğunu..
    Ya da kim olduğunu?
    Neye ihtiyacın olduğunu?
    İhtiyaç zannettiklerinin sana inandırılmış gerçeklik mi, yoksa özünden gelen istekler mi olduğunu düşün!

    Çokça düşün!

    Sonra yüzünü ister istemez özüne dönüyorsun..

    Niyese bu söz her aklıma düştüğünde hafızamda hep aynı müzik dönmekte..
    Onu da bir köşeye bırakayım ..
    zbigniev preisner - lacrimosa